Business Monitor: Philips 27B1U5601 İnceleme

Business Monitor: Philips 27B1U5601 İnceleme - Resim: 2

Business Monitor: Philips 27B1U5601 İnceleme

Monitörlerin iş verimliliğini doğrudan etkileyen önemli bir faktör olduğunu düşünenlerdenseniz, Philips çalışma masanız için yeni bir alternatif sunuyor. Philips 27B1U5601, canlı ekranı ve geniş bağlantı seçeneklerinin yanında daha birçok özelliğiyle aradığınız iş monitörü olabilir.

Günümüzde oyun monitörleri çoğu ihtiyacımızı karşılayabiliyor olsa da bazı eksik kaldığı yönler var; özellikle de iş dünyasında. Zira ofis veya evden çalışıyorsanız, daha fazla bağlantı noktası, dahili hoparlör ve mikrofon, kaliteli bir web kamerası veya ergonomik bir stant gibi ekstra ihtiyaçlar doğuyor. Bugünkü konuğumuz Philips 27B1U5601 ise tüm bu ihtiyaçları ve daha fazlasını karşılamayı vadeden bir monitör.

Philips’in Business Monitor olarak adlandırdığı bu model, adından da anlaşılacağı üzere tamamen iş dünyasına yönelik. 5MP web kamerası, dahili hoparlörleri ve sunduğu geniş bağlantı seçenekleriyle de bunu destekliyor. Elbette monitörün bunlar dışında daha birçok özelliği var. O yüzden çok fazla detaya inmeden sırasıyla gidelim.

Philips 27B1U5601 Tasarımı Nasıl?

Monitör, kullanım alanı gereği gösterişli bir tasarımda değil; oldukça sade ve zarif duruyor. Üç kenarındaki ince çerçeveler, daha kalın fırçalanmış gibi gözüken bir çene ile tamamlanmış. Bu çene kısmında Philips logosu ve kontrol düğmeleri dışında göze çarpan ufak bir detay var. Logonun solunda gördüğünüz küçük dikdörtgen alan aslında bir sensör. Bu sensör, ortam ışığına veya monitörü kullanıp kullanmadığınıza bağlı olarak ekran parlaklığını değiştirmeye veya tamamen kapatmaya yarıyor. Yani öğle yemeğine veya toplantıya gitmek için bilgisayar başından kalktığınızda, sensör bunu otomatik olarak algıladığından monitörü manuel olarak kapatıp açmanız gerekmiyor. Ayrıca Philips, sensörün enerji maliyetini yüzde 70’e kadar azalttığını ve monitörün ömrünü uzattığını iddia ediyor.

Bununla birlikte kontrol düğmelerinin yerleşimi sevdiğimiz yönlerden biri oldu. Philips’in genelde bunları monitörün altına veya arkasına koymak gibi bir alışkanlığı var. Ancak burada ön tarafta olmaları çok iyi olmuş, yanlış düğmeye basmak gibi bir derdiniz olmuyor. Düğmelerle beraber OSD menüsünün kullanımı da kolay. Menünün en üstünde logonun yanındaki sensörü etkinleştirmeye yarayan PowerSensor ve LightSensor ayarları bulunuyor. Bunların dışında önemli olarak, zararlı mavi ışığı azaltan “Düşük Mavi Işık Modu”, PiP (Picture-in-picture) ve PbP (Picture-by-Picture) modları ve ikinci bir DisplayPort üzerinden video çıkışı almaya yarayan çoklu akış ayarı bulunuyor.

Başta da belirttiğimiz gibi monitör, oldukça geniş bağlantı noktalarıyla donatılmış. Arka tarafta sırasıyla; bir adet HDMI, 2 DisplayPort, bir çift USB-C, RJ-45 Ethernet ve bir USB-A portu yer alıyor. Yalnız ikinci DisplayPort’un bir giriş değil çıkış olduğunu ve bahsettiğimiz çoklu akış için kullanıldığını belirtelim. USB-C portlarının ilki 100W’a kadar şarjın yanı sıra video girişi ve veri aktarımı gerçekleştirmeye yarıyor. İkincisi ise sadece veri aktarımı için kullanılıyor.  Ancak bitmedi; bağlantı noktaları bunlarla sınırlı değil. Monitörün yan tarafında 15W şarj özellikli bir USB-C portu daha var. Hemen altında, biri hızlı şarj destekli 2 USB Tip-A portu daha bulunuyor. Anlayacağınız dolu dolu, istemediğiniz kadar bağlantı noktası mevcut.

Ergonomi açısından monitör, her türlü rahatlığı sunuyor. Eğme, döndürme ve yükseklik ayarlarının hepsine sahip. Buna ek olarak dikey pozisyonda kullanmak için pivot özelliği de var, üstelik her iki yöne de döndürülebiliyor. Tek sorun standın tabanının çok büyük ve ağır olması. Kare formda olduğu için çok kompakt bir masanız varsa epey yer açmanız gerekiyor. Diğer taraftan büyük ve ağır olması da iyi; zira ekranı sağlam ve sabit tuttuğunu fazlasıyla hissettiriyor.

KAYNAK : www.chip.com.tr

Sosyal Medya'da Paylaş

Yorum gönder